Türkiye büyük bir pazardır dolayısıyla bu kadar büyük bir pazarda taklit ürünlerin olması kaçınılmaz olmaktadır.

Türkiye’nin coğrafi ve ekonomik koşulları dikkate alındığında piyasaya sürülecek taklit ürünlerin tüm Avrupa, Rusya, Ortadoğu, Kafkaslar ve Orta Asya ülkelerine yayılması kaçınılmazdır.

Taklit ürünlerin büyük kısmı Türkiye’de üretildiği gibi önemli bir kısmı ithal ürünlerden oluşup Türk pazarı üzerinden piyasaya sunulmaktadır.

Haklarınızı korumak için öncelikle taklitlerle mücadele etmek büyük önem taşımaktadır.

Türk Hukukunda Patent Düzenlemeleri;

Türk Hukukunda, taklitlere karşı ciddi yaptırımlar yer almaktadır.

Taklitlere karşı hukuki ve cezai yaptırımlar Türk Ticaret Kanunu (TTK) Haksız Rekabet bölümünde, 551 Sayılı Patent Kanununda ve Gümrük Kanununda düzenlenmektedir.

Türk Hukuku taklit ürünler için hapis cezasını yaptırımı vardır ayrıca maddi ve manevi tazminat gerektirir.

Taklit malın Türkiye dışına ihraç edilmek üzere gümrüğe sevk edilmesi veya Yurt dışından Türkiye’ye ithal için gümrüğe getirilmesi Türk Hukuku bakımından patent ihlali oluşturur.

Dolayısıyla Türk Gümrüklerinde bulunan ve herhangi bir resmi işleme maruz kalan (tsansit geçişler dahil) tüm taklit mallara hukuksal işlem uygulanabilinir.

Türkiye, taklitle mücadele etmek için kanunlar yapmış, uluslararası sözleşmeleri imzalamış hatta marka, patent, tasarım ve fikri haklar konusunda özel mahkemeler ve polis birimleri kurmuştur.

Fakat taklitle mücadele etmek daha çok patent sahibinin üzerine bırakılmıştır.

Maalesef taklitçilik bir sektör haline gelmiştir. Taklit üretim yapan kişi/firmalar son derece profesyonel suç örgütlenmeleri şeklindedir dolayısıyla Hukuk ve Türk Patent Enstitüsü uygulamalarında ki boşlukları iyi bilmektedirler.

Patent Davalarında Avukatların Yaşadığı En Büyük Sorun; Patent belgesinde ifade edilen ürün ile taklit ürünün benzer yönlerini mahkemeye ve teknik bilirkişilere doğru bir şekilde ifade edememektir.

Aktif olarak patent tesciliyle uğraşmayan Avukatlar her ne kadar patent hukukunda bilgi sahibi olsalarda bu hususta eksik kalmaktadırlar.  

Ayrıca genel Patent Hukuku içersinde yer alsa da ilaç patentleri, kozmetik patentleri, tıbbi cihaz patentleri özel ihtisas gerektirmektedir, bu alanlarda genel patent hukuku bilgileriyle başarı elde etmek çok zordur.

Türkiye’de İlaçların patentle korunması, TRIPS, Avrupa Gümrük Birliği Mevzuatları ve 551 Sayılı Patent Kanunu ile 1999 tarihinden bu yana mevcuttur. Fakat ilaç patentine sağlanacak korumanın sınırları uygulama ve mevzuatlarla tespit edilmektedir.

Türkiye’de ilaç patentleri alanında henüz tam anlamıyla oturmuş uygulama, mevzuat ve içtihatlar bulunmamaktadır.

Türkiye’de ki Hukuksal ve idari mevzuat çok değişken olup büromuzca güncel olarak takip edilmektedir.

Büromuz genel patent hukuku alanında elde ettiği tecrübe yanında aynı zamanda özel ihtisas gerektiren ilaç patentleri, Kozmetik Patentleri, Tıbbi cihaz patentleri ve hukuku alanında da yoğun bir şekilde çalışmaktadır.

Türk Patent Hukukunun dinamik ve sürekli değişen yapısı dikkate alındığında, açılacak davalarda en iyi sonucu alabilmek için konusunda deneyimli ve gelişmeleri takip eden Marka ve Patent Avukatlardan destek alınması büyük fayda sağlar.

Eltutan Patent & Hukuk, 1997 yılından bu yana edindiği pratik ve teorik bilgi birikimiyle faaliyet göstermektedir.